PULMONER TROMBOEMBOLİ

































PULMONER TROMBOEMBOLİ

PULMONER ARTER-VEN ANATOMİSİ,TORAKS VASKÜLER ANATOMİ


Pulmoner truncus
Sol pulmoner arter (left pulmoner artery)
sağ pulmoner arter Right pulmoner artery)
TK:Triküspit Kapak
PK:Pulmoner Kapak
MK:Mitral Kapak
AK:oork Kapağı
Lober pulmoner arter
Segmental pulmoner arter
SVC:Süperior vena cava
IVC: İnferior vena cava
Brakiosefalik arter
Sol common carotid arter
Subklavian arter



TANIM:
Pulmoner arteryel dolaşıma giren materyallerin damarı tıkamasına pulmoner emboli denir. Tıkanan damarın çapı ne kadar geniş olursa, pulmoner embolinin kliniği de o kadar ağır olur. Bu embolik materyaller pıhtı, enfekte pıhtı, hava, kemik iliği, amniyotik sıvı, parazitler, yağ veya enjekte edilen çeşitli maddeler olabilir.

KLİNİK:
Pulmoner emboli gelişen hastada belirti ve bulguların spesifik olmaması
nedeniyle antemortem klinik tanısı güçtür.Hastaların %80'inde belirgin semptom yoktur. Diğerlerinde dispne ve göğüs ağrısı
gibi spesifik olmayan semptomlar vardır. Tedavi edilmediğinde mortalite oranı %30 kadar yüksek olabilir,
ancak tedaviyle bu oran %3-10’a düŞmektedir.

LABORATUAR:
- D-Dimer değeri 500 mg/dL'den büyükse klinik tanı kuvvetlenir. Ancak spesifik değildir (ameliyatlar, maligniteler, DİC de de yükselebilir).
- Arteryel kan gazları değerlendirmede yardımcı olabilmekle beraber normal olduğunda pulmoner emboliyi ekarte ettirmez. Arteryel parsiyel oksijen basıncı (PaO2) ve karbondioksit basıncı (PaCO2) değerlerinde azalma olabilir.

TANI
1. Anamnez (Predispozan faktörler)
2. Klinik (Dispne + takipne + taşikardi ve diğerleri)
3. D-Dimer değeri + Akut sağ kalp yüklenmesi bulguları (EKG, EKO)
4. MDBT pulmoner anjiografisi
5. Ventilasyon - perfüzyon sintigrafisi
6.Pulmoner anjiyografi.




PULMONER TROMBOEMBOLİ PROTOKOL MDCT
Birçok yeni görüntüleme yönteminin geliştirilmesine rağmen pulmoner tromboemboli tanısında pulmoner DSA
halen altın standart yöntem olarak kabul edilmektedir. Yöntemin duyarlılık ve özgüllüğü %95’in üzerindedir. Ancak invaziv olması, kontrast madde, teknik ekipman ve deneyimli personel gerektirmesi,
her yerde uygulanamaması kullanımını kısıtlamaktadır.
Bazı çalışmalarda subsegmenter
embolinin MDBT ile pulmoner DSA’ya eşdeğer oranda olduğu gösterilmiştir.

Pulmoner BT anjiyografinin tanısal değerinin çok yüksek olması nedeniyle pulmoner DSA’nın yerini alabilmiştir. Yanısıra noninvaziv olması, akciğer parankimi ve mediastinal patolojilerin tespitine imkan sağlaması avantajları nedeniyle pulmoner anjiyografiye üstünlük göstermektedir.




Hasta supin pozisyonda yatırılır. Hastalara nefes
tutma konusunda bilgi verilir.Öncelikle
skenogram alınır.




Skenogram üzerinde ana pulmoner arter seviyesinden geçen kesit seçilerek tekrar görüntü alınır. Alınan kontrastsız kesitte pulmoner trunkus işaretlenir (yan üstteki resim).













İşaretlenen pulmoner trunkusun opasifikasyon seviyesi
eşik (100 HU) değeri geçince (yan alttaki resim) otomatik enjektörle yaklaşık 90-120 cc noniyonik kontrast madde 3.5-4 mL/saniye hızla verilir. İşaretlenen pulmoner arterdeki opasifikasyon
seviyesi eşik değerine ulaştığında daha önceden skenogram üzerinde işaretlenen arkus aorta ile
diyafragma arasında kalan alan otomatik olarak taranır.









Enjeksiyon antekübital vene yerleştirilen
18-20 G intraket yoluyla yapılır.
Çekim parametreleri; (64 dedektör)
-100kv ,mAs 135
-Kesit kalınlığı 0.75 mm, -Pitch 1.0-1.2
-Kolimasyon 64x0.6 mm
-RI : 0.5
-Kernel :B25f
-Windows: 700/80
-Recon direction: oblik olarak belirlenir. Elde edilen görüntüler 1 mm den küçük kesit kalınlığı ile rekonstrükte edilerek iş istasyonu monitöründe değerlendirilir.




PULMONER TROMBOEMBOLİNİN BT BULGULARI

-Akut pulmoner tromboemboli olgularında BT kesitlerinde en güvenilir bulgu, arter
içinde çevresinden kontrast madde geçişi olan dolum defekti,

-Santral ya da marjinal düzgün ya da düzensiz
sınırlı, çevresinde kontrast madde geçişi gösteren
intraluminal hipodens dolum defekti,

-Arter duvarında izlenen hipodens mural defekt,

-Trombüs arter lümenini tamamen tıkadığnda
tam dolum defekti görülür.

-Damar duvarı ile dar açı yapan ve lümene projekte olan dolum defektleri de akut emboli
lehinedir.

-Damar çapı normal veya normalden geniş
olabilir.

-Damar duvarı ile devamlılık gösteren ve geniş açı yapan
emboliler, trombüs içinde rekanalizasyon, arteriyel
damar çapında %50’den fazla küçülme kronik emboli bulgularıdır.

*Küçük segmenter dallarda akut-kronik emboli
ayrımını yapmak mümkün değildir.




KAYNAKLAR:
1. Kliniğe Yönelik Anatomi.Keith L. Moore. Çeviri editörü:Prof. Dr. Kayıhan Şahinoğlu.2007
2. Venöz tromboembolizm tanısında tek detektör sıralı ve çok detektör sıralı BT anjiyografi. Abdullah KOYUNCU ve ark.Hacettepe Üniversitesi Týp Fakültesi Radyoloji Ana Bilim Dalı.Tüberküloz ve Toraks Dergisi 2007; 55(1): 24-33
3.Trowbridge RL, Araoz PA, Gotway MB, et al. The effect of helical computed tomography on diagnostic and treatment strategies in patient with suspected pulmonary embolism. Am J Med 2004; 116: 84-90.